Haber

France 24 Diyarbakır’dan bildirdi: Bu seçime nasıl adil diyebiliriz?

France 24 haber sitesinden Leela Jacinto, Diyarbakır’dan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın resmi olmayan sonuçlara göre kazandığı Cumhurbaşkanlığı seçimlerini takip ederek izlenimlerini paylaştı.

Uzmanlar, “Türkiye’nin Kürt bölgeleri, illiberal demokrasinin sınandığı bir petri kabı görevi görüyor” başlıklı yazısında, Erdoğan’ın yeniden seçilmesinin “liberal olmayan demokrasilerin yükseliş eğiliminin son örneği” olduğunu söylerken, Diyarbakır “bunu daha önce de yaşadı” “. Jacinto, bu eğilimin bu kez ‘çevreden merkeze, hatta belki de Türkiye sınırlarının ötesine yayıldığı’ gözlemini paylaştı.

‘DEĞİŞİM İSTİYORUM AMA ERDOĞAN İLE MÜMKÜN DEĞİL’

Yazısına Diyarbakır’da bir kafeden seçim günü izlenimlerini paylaşarak başlayan Jacinto, sandıklar kapandığında kafenin dolduğunu ancak birkaç saat sonra neredeyse kimsenin kalmadığını yazdı. Güvenlik korkusuyla isminin Arjen Kara olarak verilmesini isteyen bir kahvehane müşterisi, “İnsan hakları, adalet, özgürlük, ekoloji ve kadın hakları düşmanına onay verdiler” dedi.

Neredeyse tamamen boş olan kahvehaneye bakan Kara, müşterilerin Erdoğan’ın ‘zafer konuşmasına’ neden dayanamadığını belirterek, “Bu ülkede değişim umudu yok, bu değişim Erdoğan’la olmaz. Ben değişim istiyorum. Maalesef Erdoğan’ın politikalar ülkede çoğunluk tarafından kabul ediliyor.” kullanılmış.

‘Merkezin çeperindeki aşırılıkları göz ardı ettiğinizde…’

Leela Jacinto, ‘özgür ama adaletsiz seçimler’ ifadesinin görevdeki adaylar lehine manipüle edilen seçimler için kullanıldığını belirtti. ‘de yaşananları anlattı.

‘Milletin iradesini’ denetimsiz bir şekilde kullanmanın meşrulaştırılması’ olarak da tanımlanabilecek bu durumun Diyarbakır’daki muhalif siyasetçi ve aktivistlerden çok önce başladığını belirten Jacinto, “Aynı zamanda Türkiye’nin aşırılıklarını görmezden gelmenin de anlamı var. çok geç olana kadar merkez çeperde. Bu, olacakların tipik bir örneği” dedi.

‘İMAMOĞLU MUSLUK KIRIKLIĞA KADAR YAŞIYORSA BİZİMKİ SEL’

Selahattin Demiraş’ın gözaltına alınmasını ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik siyasi yasağı hatırlatan Jacinto, HDP-YSP Milletvekili Ceylan Aksa’nın, “İmamoğlu’nun derdi kırık bir musluksa bizim derdimiz sel” dedi. HDP’ye yönelik kapatma davasını hatırlatan Aksa, “İmamoğlu’nun başına gelenler partisini değil, sadece kendisini ilgilendirecek. Bize gelen 5 yıllık bir yasakla karşı karşıyayız” dedi.

‘Aksa’nın yaşadıkları, illiberal demokrasilerde seçim kampanyasında muhalefet adaylarının çektiği zorlukların sert bir hatırlatıcısıdır’ diyen Leela Jacinto, “Kampanya çok yorucuydu. İki ayda 15 kilo verdim. Televizyon röportajı yoktu. Köyleri dolaşmıyorum. Beş seçmenle dağın tepesindeki bir köye gitmem gerekse giderdim. Ama mu her şeyi biraz daha manuel yapıyor” diye paylaştı.

‘BU SEÇİMİ NASIL FUAR DİYEBİLİRİZ?’

Jacinto, haberinde HDP-YSP gönüllüsü Abdulrezzak Memic’in yaşadıklarına ve anlatımlarına da yer verdi. Memic, “Kampanyamızın tamamını polis gözetimi ve baskısı altında yürüttük” dedi.

Nisan ayında gözaltına alınan aktivist ve avukatları hatırlatan Memic, “Gözaltına alındıktan sonra basın açıklaması yapmak istedik ancak daha sonra polis bu gönüllülerden bazılarını gözaltına aldı” dedi. ‘Seçimler özgür ve adil değildi’ diyen Memiç, “İktidar tüm imkanlarıyla kampanya yürütürken, muhalefet partisinin şansı yokken biz buna nasıl adil seçim diyeceğiz? öyle bir baskı altında ki bu seçime adil diyemeyiz.” (DIŞ HABERLER)

haberbeylikduzu.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu